Image
Nazlı Dikmen | Sunday, September 19, 2021 | Moda

Modada Şeffaflık Neden Önemlidir?

Hazır giyim endüstrisinin hem insanlar hem de gezegen için ne kadar tehlikeli olduğunu gösteren birçok istatistik olsa da en büyük zorluklardan biri markaların kendi tedarik zincirlerini bilmemesidir. Bu blog yazımızda modada şeffaflığın ne anlama geldiğini ve neden önemli olduğunu açıkladık!

Dolabınızın çevresel etkisi nedir?


Sera gazı (GHG) salımlarını düşündüğünüzde, gardırobunuzdaki kıyafetleri düşünmeden önce muhtemelen fabrika bacalarını, egzoz borularını ve orman yangınlarını düşünürsünüz, öyle değil mi? Ancak burada dikkatinizi çekmek istediğimiz bir konu var. Küresel moda endüstrisi, kabaca bir hesap yapıldığında tüm Avrupa Birliği ile aşağı yukarı aynı miktarda sera gazı salmaktadır. Amerikalılar 2014'te 2000'dekine oranla %60 daha fazla giysi satın aldılar. Tüketim bu oranda devam ederse, 2050 yılında dünyamızın bu talebi karşılamak için üç kat daha fazla kaynağa ihtiyacı olacak. Moda endüstrisi çok yoğun kaynak tüketimine sebep olan bir endüstri olduğu için, bu durum oldukça büyük bir problem teşkil ediyor.


Dünyadaki sera gazı salımlarının %8’i giyim ve ayakkabı endüstrileri tarafından açığa çıkartılıyor. Konvansiyonel pamuk kullanılarak 1 t-shirt üretmek için 2.700 litre tüketilmesi gerekmektedir ve bu miktar bir kişinin 2,5 yıl boyunca tükettiği içme suyu miktarı ile aynıdır. Buna kıyasla, organik pamuklu üretimde %91 daha az su kullanılır. Ne yazık ki dünya genelinde pamuk üretiminin sadece %1’i organiktir. Peki bu noktada siz ne yapabilirsiniz? Satın aldığınız ürünlerin ham maddelerini inceleyebilir ve çevreye duyarlı üreticileri desteklediğinizden emin olabilirsiniz. Voiterra olarak biz tedarikçilerimizi Global Organic Textile Standard (GOTS) sertifikasınasahip üreticiler arasından seçiyor ve size %100 organik pamuklu t-shirtler sunuyoruz!


Çevresel sorunların ötesinde, hazır giyim endüstrisi düşük ücretler ve işçi istismarı ile sık sık anılmaktadır. Aslında en büyük günlük ihtiyaçlarımızdan biri olan giysilerimiz, modern kölelik için en yüksek risk teşkil eden ikinci ürün kategorisidir.


Fashion Revolution (Moda Devrimi)


24 Nisan 2013'te Bangladeş'te Rana Plaza olarak bilinen bir bina çöktü, 1.134 kişi hayatını kaybetti ve 2.500 kişi yaralandı. Çoğu, duvardaki büyük çatlaklara rağmen binaya geri dönmek zorunda kalan konfeksiyon işçileriydi. Rana Plaza'nın çöküşü, moda endüstrisi reformları için yerel ve uluslararası çağrılara yol açtı. Bu felaketin ardından Moda Devrimi oluştu. Hem bir organizasyon hem de küresel bir hareket olarak, "giysilerimizin elde edilme, üretilme ve tüketilme şeklini" değiştirmeyi hedefliyor. Her Nisan ayında, tüketicilere en sevdikleri markalardan daha fazla şeffaflık talep etmeleri için Moda Devrimi Haftası ve #whomademyclothes (#giysilerimikimyaptı) kampanyası düzenleniyor.


Hazır giyim endüstrisinin hem insanlar hem de gezegen için ne kadar tehlikeli olduğunu gösteren birçok istatistik olsa da en büyük zorluklardan biri markaların kendi tedarik zincirlerini bilmemesidir. Fashion Revolution 2018 Moda Şeffaflık Endeksi'nde en büyük 150 küresel moda markasını gözden geçirdi ve onları "sosyal ve çevresel politikaları, uygulamaları ve etkileri hakkında ne kadar ifşa ettiklerine göre" sıraladı. Markalar, halka açık bilgi ve verilere göre derecelendirildi. Adidas ve Reebok %58'lik bir ifşa seviyesi ile birinci oldu. Bunların altında lüks ve uygun fiyatlı markalar yer alıyordu ve bir ürün için daha fazla ödeme yapmanın ille de daha fazla şeffaflık veya sürdürülebilirlik anlamına gelmediğini gösteriyordu: Zara %42'de; Prada ve American Eagle'ın %15’te ve Chanel ise %3 ile listenin aşağılarında yer alıyordu.

 

Şeffaflık Neden Önemlidir?


Üretim tesislerinizin nerede olduğunu bile bilmiyorsanız, tedarik zincirinizi izleyemezsiniz. Rana Plaza çöktüğünde, insanlar enkazın arasından hangi markaların kıyafetlerinin orada yapıldığını onlara söyleyecek giysi etiketlerini buldular. Markalar bunu sorumluluktan kaçmak için kullanabilir ve “saygın bir fabrika ile sözleşmeleri vardı!” şeklinde bahaneler üretebilir. Fabrikanın onu taşerona vereceğini nasıl bilebilirler? IndustriALL Global Union'ın hazır giyim direktörü Christina Hajagos-Clausen'in 2018 Moda Şeffaflık Endeksi'nde yazdığı gibi, "Bir şirketin üretim tedarik zincirinin şeffaflığı, o şirketin gerçek veya potansiyel olumsuz insan hakları etkilerini tanımlamasını ve değerlendirmesini sağlar."


Giysilerini kimin yaptığını biliyor musun?


Bangladeşli sendikacı ve AWAJ Vakfı'nın kurucusu Nazma Akter ekliyor: “Bangladeş'teki sendikalar ve işçiler markaların nerede üretildiğinin bir listesine sahipse, sorunları hızla çözmek bizim için çok daha kolay. Büyük halka açık kampanyalar yapmamıza gerek yok; sorunları doğrudan markalarla çözebiliriz. "


İyi haber şu ki, bazı olumlu gelişmeler yaşanıyor. Etik Ticaret Girişimi gibi gönüllü sürdürülebilirlik standartları, markaların daha şeffaf olmasına yardımcı oluyor. Örneğin, Better Cotton Initiative, mahsullerini daha sürdürülebilir hale getirmek için pamuk çiftçileriyle birlikte çalışıyor.


Moda endüstrisinde karşılaşılan sorunlardan bir diğeri de markaların greenwashing, nam-ı diğer yeşil badana faaliyetleri. Yani şirketlerin ve ürünlerin iletişim mecralarında yer alan, ispatlanmamış ve saptırılmış sürdürülebilirlikle ilgili söylemler “Yeşil Badana” olarak adlandırılıyor. Fakat Yeşil Badana yaygın olsa da artık perakendeciler daha sürdürülebilir seçenekler için müşterilerinden gelen artan baskı ile karşı karşıya kalıyorlar. Moda Devrimi Haftası insanlara bir kere bile olsa da önemli bir soruyu sormalarını sağlıyor: Giysilerimi kim yaptı? Satın aldığımız ürünlerin nerede ve hangi koşullarda üretildiğini bilmek hepimizin dikkat etmesi gereken bir konu. Kıyafetlerimizin insan haklarına uygun koşullarda üretilip üretilmediğinden emin olmak için üretici firmaların sosyal denetimden geçip geçmediğini kontrol edebiliriz. Peki sosyal denetim ne anlama geliyor? Sosyal denetim bir üretim alanındaki çalışma koşullarını anlamanın en iyi yollarından birisidir. Bir denetçi üretim tesisinde fiziksel olarak bulunarak üretim koşullarını yerinde değerlendirir. Bu sayede tüm çalışanların sağlıklı çalışma koşullarına sahip olduğu, çocuk işçi çalıştırılmadığı, zorla çalıştırma benzeri insan hakları ihlallerinin yaşanmadığı ve çalışanların yasalar çerçevesinde belirlenen çalışma saatlerinden fazla çalıştırılmadığı gibi konular garanti altına alınır. Voiterra ürünlerinin tamamı SEDEX kapsamında sosyal denetimden geçmiş tedarikçiler tarafından üretilmektedir. Tedarikçilerimiz hakkında şeffaf bilgilere internet sitemizin “Şeffaf ve Adil Üretim” sayfasında tıklayarak ulaşabilirsiniz!